12 Şubat 2008 Salı

MOR SALKIM

Girilmemiş bağın asmalarında bağlı
Salkım salkım günün mora çaldığı
Mutlu gülüşleriyle karışık aşkları
Dördüncü yedisinde bilemedin kırklı
Gece şarab olmuş hilalin parlağı
Parmak uçlarımdan iç meşki sessizce

Adımladığın toprak yol, zul bana
Gelemezsin bağa "dul" derler adına
Güvenme eşkıya kılıklı âşıklara
Çıkarmasınlar ipliğini pazarlara
Temizle mübarek yağan yağmurla
Gönlünü arıt beklenen benli sehere

Çözdüm sana gelen çetrefilli yolları
Düştü düşmeyecek kederlerin nasırı
Bebek kokuları bırakır serçe kanatları
Kuyruklarına takarlar eskiyen acıları
Küçük ellerinle kopart şu yıldızları
Uzayan saçlarımı düşür beyaz tenine

Tek katlı düz damlı haline razıyım
Asıra saydığın hasretinle gamlıyım
Sakla, sicimce dökülen güz yaşıyım
Adımı kazı gamzenin yalnızlığıyım
Sevgili…hayali bakışlarına dolayım
Gözlerimin ferini vereyim ecrine

Hiç yorum yok: