12 Ocak 2008 Cumartesi

YANAN HALİM


Turabına sürdüm yüzümü
ahvaline tutundum şimalle
kayısının dalına iliştirdim
saçımın ağaran tellerini
telvende yordum senli gaybı
neresinden baksan vuslat
neresine uğrasam kasvetinde
kaybolduğum bir isim
diyorsan bana yadımda kal
çimen bana yar, dağ bana can
mecnun benden bahtiyar

hani çulun çaputun kıymeti
ederimden fazla gelir ya ele
kolumun kanadımın kırığında
ziyasını kaybeden yağlı kandil
sönse bile zamansız gecede
gönlün yetişir yadındaki cevize
açıl şu gözümdeki denize
ummanıma sarıl ki senindir
maviye dönsün martılarının kanadı
gözlerinden yağsın leyla’nın hatırası

desem ki…dökülen her rüzgar
üzerimde aşktan bir leke bırakır
ve yağan her kar üşütmez gönlü
biriken ellerimizi ısıtıp yakar

şimdi zaman vuslatsa
tutun bir yerinden mevsime
rüzgârsa es, güneşse yan a canım
vehimlerini yol kopar seherde…

Hiç yorum yok: