19 Aralık 2007 Çarşamba

GÜLEÇE ŞİİR

Şafak söküyor siyah gömleğini gecenin
Atıyor beti benzi yığılıyorum görünce
Yusuf’un hayali uyanıyor rüyasından
Hayal sızıyor sabahın tan zamanından
Ya gidersin ya düşersin gözlerimde

Ne düşünceli zamanlarının bakışı
Ne de elimdeki bıçak kesiği kan
Sürmesi mil diye çekilen her yalan
Uydurma bir rivayet varlığın da
Ya okursun ya okuturum fatiha

Şimdi mendilin tuzdan çürüme vakti
Unutturma, kalbi usulca uyutma
Dediğime aldanma gözünü bile kırpma
Bulutun dağa indiğimi görmesi
Sanma ki eşkıyalığımın emaresi

Tanrılar indirsin şimşekleri desem
Tektir deyip anlamayan da sensin
Yusuf desem kıymetinden düşersin
Rengin desem tutuşsam, ne anlar
Dergâhın başında dilsiz ney üflersin

Tutuyorsun ya kalemi kelâm ustası
Bu şehirde kırdığın dünya sultası
Eğmeyeceğim boyun, düşürmem gardımı
Vurdum gamı yıktım gönlümde seyyahı
Küfrün bini bir para âlemde seç
Yarabbi şükürle gez utanma güleç…

Hiç yorum yok: